RestoraTÜRK

  • Yazı boyutunu yükselt
  • Varsayılan yazı boyutu
  • Yazı boyutunu düşür
Paylaş

Nasuh Ağa Camii İbadete Açılıyor

Simav ilçesinde, Vakıflar Bölge Müdürlüğünce 1 Haziran 2010'da restorasyon çalışmasına başlanan tarihi Nasuh Ağa Camisi yeniden yaklaşık 1 yıl aradan sonra yeniden ibadete açılacak.

Alınan bilgiye göre, 222 yıl önce yaptırılan Cumhuriyet Meydanı'ndaki tarihi cami, aslına uygun olarak restore edildi.

Restorasyon sırasında binadaki çatlaklar kimyasal dolgu malzemeleri kullanılarak sağlamlaştırılırken, minare onarıldı. İç bölümde tarihi yapı korundu, ses akustiği ve ışık düzenleri yeniden oluşturuldu.

Caminin, Vakıflar Bölge Müdürlüğünden gelecek heyet tarafından kabul işlemlerinin yapılmasının ardından ibadete açılacağı öğrenildi.

Devamını oku...
 

Kubadabad Sarayı Restorasyonu Başlıyor

Konya'nın Beyşehir Gölü kıyısındaki Kubadabad Sarayı'nın restorasyon çalışmaları yıl içinde başlayacak.

Konya Kültür ve Turizm İl Müdürü Mustafa Çıpan, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat'ın yazlık sarayı ve Türk-İslam dünyasında kazısı yapılan tek Selçuklu Sarayı olan Beyşehir Gölü kıyısındaki Kubadabad saraylarının bu yıl rölöve, restorasyon ve restitüsyon proje ihalesinin gerçekleştirildiğini belirtti. Selçuklu saraylarının rölöve, restorasyon ve restitüsyon projesi ihalesinin gerçekleştirilmesi ardından yer teslimini yaptıklarını belirten Çıpan, "8 aylık sürede inşallah bu projeleri alacağız. Önümüzdeki zaman diliminde de bu değerlendirmelerin ışığında orada restorasyon çalışması başlayacak. " dedi.

Devamını oku...
 

Su Altından Halfeti

Anadolu coğrafyasının en eski yerleşim merkezlerinden biri Halfeti. Tarih boyunca sayısız adla tanındı. M.Ö. 855 yılında Şitamrat adını taşıyordu.

Daha sonra Yunanlılar 'Urima', Süryaniler 'Hesna the Romaye', Araplar 'Kal'atü'l Rum / Rum Kalesi', Bizanslılar 'Romaion Koyla' dediler. 1290'da Memluk Sultanı Eşref tarafından fethedilince 'Kal'atü'l Müslimin / Müslümanların Kalesi' oldu. Yavuz aldıktan sonra ise Urumgala ve Rumkale diye bilindi.

10 yıl önce Birecik Barajı yapılınca halkı yeni yerleşim yerine taşındı. Binlerce yılın tanığı binalar, yollar, sokaklar sular altında kaldı.

 

Devamını oku...
 

Eşrefoğlu Camisi Zamana Direniyor

Konya'nın Beyşehir ilçesindeki 7 asırlık Eşrefoğlu Camisindeki ağaç bölümlerinin nasıl olup da çürümeden bugüne kadar geldiği hala bir sır.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesine girmesi için başvuru yaptığı 27 merkez arasında yer alan Konya'nın Beyşehir ilçesindeki, 1299'da ahşaptan yapılan Eşrefoğlu Camisindeki ağaç bölümlerinin nasıl olup da çürümeden bugüne kadar geldiği hala bilinmiyor.

Cami, taş, tuğla, çini ve renkli boyama gibi birçok süsleme sanatının bir arada ve yoğun olarak kullanıldığı tek ahşap cami olması nedeniyle Türk mimarlık tarihinde özel bir yer işgal ediyor.

AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Eşrefoğlu Süleyman Bey tarafından 1297-1299 yılları arasında yaptırılan Eşrefoğlu Camii, ahşap direkler üzerine oturtulan düz tavanlı camilerin en büyüğü olarak biliniyor.

Devamını oku...
 

Ulucanlar Cezaevi Yüzleşmeye Hazır


Türkiye siyasi tarihinde önemli yeri olan Ulucanlar Cezaevi'nin toplumsal bellekte yer alan siyasal anlamına sahip çıkmak, hem de cezaevinin restorasyon adı altında tarihin yok edilmesini teşhir etmek için hazırlanan Yusuf Kenan Beysülen'in yönettiği "Büyük Yüzleşme: Ulucanlar Cezaevi" isimli belgeselin gala gösterimi 6 Mayıs 2011 Cuma günü Ankara'da gerçekleştirilecek.

Anadolu Gösteri Merkezi'nde gerçekleştirilecek olan galada, Nazım Oyuncuları da Mahsus Mahal ile yer alacak. Gala gösterimi Sadık Gürbüz'ün konseri ile son bulacak.

Ulucanlar Cezaevinde 29 Eylül 1999'da başlatılan operasyon sırasında 10 kişi öldü. 68'in devrimci önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, 6 Mayıs 1972 tarihinde cezaevi avlusundaki kavak ağacının altında idam edildi.

Devamını oku...
 

Mor Şehrin Çağrısı

Günseli Ö. Ocakoğlu

Gümrüklühan'dayız, melengiç kahvesini içerken etrafımda yavaş hareket eden dünyaya bakıyorum. Zaman durmuş gibi.

Mor puşilerin sarmaladığı esmer erkek yüzleri sakin. Ara sıra üstlerinde yaşam sevincini gösteren kırmızılı, sarılı ama özellikle mor pırıltılı kıyafetleri içinde kadınlar, aheste geçiyor. İnsanlar kendileriyle barışık; sabun, kına ve baharat kokan ünlü kapalı çarşısından geçiyoruz. Esnaf zarifçe davet ediyor mağazasına, öyle alışageldiğimiz gibi bağırıp çağıran yok. Elbette peygamberler şehrindeyiz ve halkın fıtratında doğuştan hoşgörü var... İstanbul'un onca telaşından sonra sabahın en erken saatinde uçmuş olmama rağmen müthiş bir dinginlik içindeyim, Şanlıurfa'dayım...

Devamını oku...
 


Sayfa 5 - 40

Reklam
Mimarların Buluştuğu Adres
Giriş yaparak üyelerin sahip olduğu birçok bilgiden yararlanabilir ve RestoraTÜRK FORUM'da bütün herşeyi özgürce konuşabilirsiniz...

Hoşça vakit geçirmeniz dileğiyle...

Bu boyuttaki reklamlar için lütfen iletişime geçiniz.




***

kapat