RestoraTÜRK

  • Yazı boyutunu yükselt
  • Varsayılan yazı boyutu
  • Yazı boyutunu düşür
Paylaş
Anasayfa Edebiyat Türk Edebiyatı Dîvan Şiiri ve Seçme Beyitlerden Örnekler 1

Dîvan Şiiri ve Seçme Beyitlerden Örnekler 1

Yere teşrîfin haber verdikte ey âl-i cenâb
Dedi hasretle felek “Yâ leytenî küntü türâb”

(Sezâyî-i Gülşenî Hz.)

Teşrif: Şeref verme
Âl-i Cenâb: Yüce yaratılışlı
Felek: Gökyüzü
“Yâ leytenî küntü türâb”: Ah keşke toprak olsaydım


*   *   *

Seni seyr itmek içün reh-güzer-i gülşende
İki cânibde durur serv-i hırâmân sâf sâf

(Bâkî)

Reh-güzer-i Gülşen: Gül bahçesinin yolu
Cânib: Yan; taraf
Serv-i Hırâmân: Selvi ağacı

*   *   *

Yoluna cânâ revân etsem gerek cânım dedim
Yüzüme bin hışm ile bakdı dedi cânın mı var

(Zâtî)

Cânâ: Sevgili

*   *   *

Ağlatmayacakdın yola bakdırmayacakdın
Ol va’de-i tekrâr-be-tekrârı unutma

(Esrâr Dede)

Va’de: Vaad
Tekrâr-be-Tekrâr: Tekrarlanarak

*   *   *

Tîz reftâr olanın pâyine dâmen dolaşır
Erişir menzil-i maksûduna âheste giden

(Hâtemî)

Tîz-reftâr: Hızlı yürüyen
Pây: Ayak
Dâmen: Etek
Menzil-i Maksûd: Arzu edilen yer

*   *   *

Tehammül mülkünü yıkdın Hülâgû Han mısın kâfir
Aman dünyâyı yakdın âteş-î sûzan mısın kâfir

(Nedîm)

Âteş-i Sûzan: Kül edici ateş
Kâfir: (bu şiirde) Sevgili

*   *   *

Geçmiş zamân olur ki hayâli cihâne değer

*   *   *

Dil harâb-ı aşkınam sensin sebeb berbâdıma
Bir tesellî ver gelüb bârî dil-i nâ-şâdıma
Taş mıdır bağrın ki gelmezsin benim imdâdıma
Dîni ayrı kâfir olsa rahm eder feryâdıma

(Enderûnî Vâsıf)

*   *   *

Körfezdeki dalgın suya bir bak göreceksin
Geçmiş gîcelerden biri durmakda derinde
Mehtâb iri güller ve senin en güzel aksin
Ve’l-hâsıl o rûyâ duruyor yerli yerinde

(Yahyâ Kemâl)

*   *   *

Güllü dîbâ giydin ammâ korkarım âzâr ider
Nâzenînim sâye-i hâr-ı gül-i dîbâ seni

(Nedîm)

Dîbâ: Elbise
Nâzenîn: Nâzik yapılı
Sâye: Gölge
Hâr: Diken

*   *   *

Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl
Muhammed’siz muhabbetten ne hâsıl?


*   *   *

Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma
Zerdûz palan ursan eşek yîne eşektir

(Ziyâ Paşa)

Bed: Kötü
Necâbet: Soyluluk
Zerdûz: Altın mâdeninden
Ursan: Vursan

*   *   *

Eskimişdir güzelim kıssa-i Kays u Ferhad
Kendimizden yeni efsâneler îcâd edelim

(Atâyî)

Kays: Mecnûn’un gerçek ismidir

*   *   *

Göricek yaşımı nâz ile salınır ol yâr
Cûyibâr ile bulur serv-i hırâmân revnâk

(Avnî – Fâtih Han)

Cûybâr: Nehir
Serv-i Hırâmân: Salınan selvi
Revnâk: Canlılık, parlaklık

*   *   *

Fânîst cihân der o vefâ nîst
Bâkî heme Ost cümle fânîst

(Bâkî)

“Dünyâdaki her şey geçicidir ve hiçbir şeyinde vefâ yoktur.
Bâkî olan yalnızca O’dur, gerisi fânîdir.”

*   *   *

Biş nevez ney çün hikâyet mî kuned
Ez cüdâyiha şikâyet mî kuned

(Hz: Mevlânâ)

“Ney’i dinle, neler anlatıyor
O ayrılıklardan şikâyet ediyor”

 
Reklam

Reklam
Reklam
Giriş yaparak üyelerin sahip olduğu birçok bilgiden yararlanabilir ve RestoraTÜRK FORUM'da bütün herşeyi özgürce konuşabilirsiniz...

Hoşça vakit geçirmeniz dileğiyle...

Bu boyuttaki reklamlar için lütfen iletişime geçiniz.




***

kapat