Yakma Resim... "Sepya-Beyaz Resim..."
Fr: Pyrogravure İng: Pyrography/Woodburning Picture Alm: Brandmalerei İta: Pirografia
Tanımı:
Pyrogravure (yakma resim) tekniği, ahşap veya diğer elverişli malzeme yüzeylerinin kızgın metal kalemlerle yakılarak çeşitli motiflerle bezenmesi işleminde kullanılan bir dekoratif sanat tekniği olarak tanınmıştır. Ancak zaman içinde resim sanatında da kullanılmaya başlanmasıyla birlikte; klasik siyah-beyaz resim tekniği tarzında, “sepya-beyaz” resim tekniği olarak gelişmiş ve plastik sanatlar alanında yerini almaya hazır, çağdaş bir resim tekniği haline gelmiştir.
Dekoratif (bezeme) amaçlı kullanımı :
Pyrogravure tekniği dekoratif amaçlı olarak antik çağlardan itibaren özellikle ahşap ve deri eşyaların bezeme işlemlerinde kullanılmıştır.Günümüzde bu tekniği dekoratif amaçlarla kullanan muhtelif ülkelere mensup sanatçıların çalışmaları aşağıdaki adreste, dünyaca ünlü pyrogravure sanatlar yazarı ve uzmanı Bn. Kathleen Menéndez (A.B.D.) tarafından kurulmuş olan, dünyanın en çok tanınan ve en saygın Pyrogravure Sanatlar E-Müzesinde (E-Museum of Pyrographic Art) izlenebilir.
Resim sanatında kullanımı:
Pyrogravure tekniği geçtiğimiz birkaç yüzyıl içinde, özellikle 19.yüzyıldan itibaren resim sanatında da kullanılmaya başlanmış ve sanatsal açıdan büyük değer taşıyan önemli çalışmalara imza atılmıştır. 19. Yüzyıl pyrogravure ressamlarından Ball Hughes (İng), J. William Fosdick (A.B.D) ve Charles H.F. Turner (A.B.D.) gibi sanatçıların yaptıkları pyrogravure tablolar bugün dünyanın belli başlı müzelerinde ve özel koleksiyonlarında özenle saklanmaktadır. Bn. Kathleen Menéndez ve dünyaca ünlü pyrogravure konservatörü, bu alanda ilk ve tek doktora sahibi Bn. Susan M. Millis ’in (İng.) müştereken yaptıkları araştırmalar sayesinde, geçen yüzyıllarda yapılmış olan pyrogravure eserler yeni yeni gün ışığına çıkarılmaya başlanmıştır. Kanaatimizce; çok sayıdaki bu tür antika eser, bugün dünyanın muhtelif müzelerinin arşivlerinde ve gizli kalmış özel koleksiyonlarında keşfedilmeyi beklemektedirler.
Pyrogravure resim tekniği son yıllarda birçok ülkede yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Türkiye’de hemen hemen hiç bilinmeyen bu tekniğin dünyada giderek artan bir şekilde gördüğü ilgi, gelecekte popüler bir resim tekniği olacağına ilişkin görüşlerimizi kuvvetlendirmektedir.
Pyrogravure ressamlarının bir kısmı bu tekniği kendi saf ve orjinal haliyle; sadece ahşap yanığı renk tonları ile uygularken, bir kısmı da muhtelif boyalarla renklendirme yaparak karışık teknik tarzında uygulamaktadır.
Pyrogravure Resim Tekniğinin Plastik Sanatlar Alanındaki Yeri ve Sanat Dünyasındaki Geleceği :
Bazı sanat çevrelerinde pyrogravure resim tekniğinin bir plastik sanat (Güzel Sanatlar) dalı olarak kabul edilmesinde tereddütlerle karşılaşıldığı ve bu tekniğin bir el sanatı tekniği olarak yorumlandığı görülmektedir. Bunun başlıca nedeni, bu resim tekniğinde bez tuval yerine ahşap tuval, boya ve resim fırçası yerine de kızgın metal kalem kullanılmasıdır. Ayrıca, pyrogravure tekniğinin bezeme işlerinde kullanılan bir el sanatı tekniği olarak doğmuş olması ve asırlar boyunca da bu şekilde tanınması, buna mukabil bu tekniğin resim sanatındaki uygulamalarında bugün ulaşılan noktanın yeterince bilinmemesi de diğer önemli nedenlerdir.
Sanat tarihi kayıtlarında açıkça görülmektedir ki, son birkaç yüzyılda meydana gelen teknolojik gelişmeler sanat dünyasına da yansımış ve bu yansıma da insanoğlunun sanata bakış açısında ve sanat dallarını sınıflandırmasında değişikliklere yol açmıştır. Nitekim geçmişte plastik sanat olarak kabul edilmeyen ve el sanatı / zenaat olarak tanımlanan seramik, cam işleri, özgün baskı ve fotoğrafçılık gibi sanat sanat dalları, 20. yüzyılın sonlarından itibaren birer plastik sanat dalı olarak kabul edilmiş ve plastik sanatlarla ilgili eğitim veren fakültelerin öğretim programlarına dahil edilmiştir.
Zaman içindeki bu değişimler de dikkate alındığında, bir resim tekniğinde kullanılan malzeme cinsinin, o tekniğin bir plastik sanat dalı olarak kabul edilmemesi konusunda, her resim tekniği için geçerli bir neden teşkil etmemesi gerektiği düşünülmektedir. Nitekim bugün bez tuval ve yağlıboya gibi temel malzemeler dışında, çok farklı malzemelerle yapılmış bazı resim çalışmalarının da plastik sanatlar kapsamında değerlendirildiği görülebilmektedir. Pyrogravure resim tekniği bugün resim sanatında da başarıyla uygulanabilen bir tekniktir ve bu teknik, kullanılan malzeme açısından değil, ahşap tuval üzerine resmedilmiş olan çalışmanın sanatsal değeri açısından eleştirilmelidir. Bazı sanat eleştirmenleri ve eksperleri, bu tekniği daha önce hiç görmedikleri için bir mukayese yapma imkanları olmadığını, dolayısıyla bu teknikle yapılmış eserlerin eleştirilmesinin uzmanlık alanları dışında kalan bir konu olduğunu ifade etmektedirler. Oysa ki; gerek karışık teknikle, gerekse sadece ahşap yanığı renk tonlarıyla yapılmış olan pyrogravure tabloların, mevcut klasik eleştiri kriterlerine göre değerlendirilebileceği düşünülmektedir. Şöyle ki; muhtelif boyalarla renklendirilerek karışık teknik tarzında uygulanmış olan bir pyrogravure tablonun, yine karışık teknikle yapılmış olan herhangi bir yağlıboya tablo eleştirisinde kullanılan kriterlere göre değerlendirilmesi (boya renkleri ile ahşap yanığı renklerin uyumlu kullanımı dikkate alınarak) mümkün görülmektedir. Çeşitli boyalarla renklendirme yapılmadan, sadece ahşap yanığı / sepya rengi tonlarıyla yapılmış olan bir pyrogravure tablo ise, esasen plastik sanatların temel bir dalı olan siyah-beyaz (karakalem) resim tekniğinin değişik bir uygulamasıdır. Şu farkla ki; bu teknikte resim kağıdı yerine ahşap tuval, karakalem yerine de kızgın metal kalem kullanılmakta, uygulama sonucunda da siyah-beyaz arası renk tonları yerine, sepya-beyaz arası renk tonları elde edilmektedir. Ressamımızın bu tekniği sepya-beyaz resim tekniği olarak tanımlamasının nedeni de budur. Dolayısıyla, bu teknikle yapılmış olan bir pyrogravure tablonun eleştirisinin de, herhangi bir siyah-beyaz resim çalışmasının eleştirilmesinde esas alınan kriterler kullanılarak yapılabileceği düşünülmektedir.
Sanat eleştirmenleri ve eksperlerinin haklı oldukları konu, daha önce hiç pyrogravure tablo görmedikleri için bir mukayese yapma imkanları olmadığı, dolayısıyla pyrogravure tekniğinin bir tablo üzerinde emsallerine oranla ne derecede başarı ile uygulandığı hakkında bir fikir beyan edemeyecekleri konusudur. Bu sorunun çözümü de, pyrogravure resim alanında isim yapmış olan tüm pyrogravure ressamlarının yaptıkları eserleri daha sık sergilemeleri ve bu ender tekniğin tanıtımı için daha çok çaba harcamalarıyla zaman içinde mümkün olabilecektir. Tabii ki bu konuda resim sanatı ile ilgili uzmanlardan ve eleştirmenlerden beklenen husus, pyrogravure resim tekniğine daha olumlu bir bakış açısı ile yaklaşmaları, bu tekniği desteklemeleri ve teşvik etmeleridir.